sıkıca tutmak

sıkıca tutmak
v. clasp
* * *
seize

Turkish-English dictionary. 2013.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • kavramak — i 1) Elle sıkıca tutmak Çocuğu koltuk altlarından kavrayıp kaldırdı. N. Cumalı 2) Bir nesne veya düşünceyi her yönünü anlamak, iyice anlamak İnsanoğlu gerçeğin bir parçasını kavradı mı bütününü kavradığı düşüne kapılır. S. Birsel 3) Motorlu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kilitlemek — i 1) Anahtarla kilidi kapamak Annesi bu olaydan sonra iki gün kapıyı kilitlemiş, korku içinde yaşamıştı. H. E. Adıvar 2) Bir nesne veya bir kimseyi kilitli bir yere kapamak Bütün giyeceklerini dolaba kilitlemişler. Çocuğu bodruma kilitlemiş. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çalyaka etmek — yakasına yapışıp sıkıca tutmak Şimdi karakoldan görürlerse kudurmuşsun diyerek çalyaka ederler. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ZABT — etmek. İdâresi altına almak. * Sıkıca tutmak. Kendine mal etmek. * Kavramak. * Kaydetmek. Hülâsasını yazmak. * Bağlamak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • sıkı — sf. 1) Dar Sıkı bir kemer. 2) İyice sıkıştırılmış, doldurulmuş, tıkız, gevşek olmayan Sıkı bir denk. 3) Zorlu, güçlü ve etkili En sıkı ve katı bir merkeziyet sistemi, bugün diğer faaliyet merkezlerini bloke edebilir. B. Felek 4) Dikkatli, titiz… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sıkıştırmak — i 1) Bir şeyi dar bir yere zorla sığdırmak, tıkmak Çamaşırları bavula sıkıştırmak. 2) Bir nesneyi sıkıca duracak biçimde bir yere koymak, yerleştirmek veya orada tutmak 3) Gevşek veya seyrek olan şeyleri birbirine yaklaştırarak sıkı duruma… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yakalamak — i 1) Bir kimseyi veya bir şeyi elle tutmak Üç ince dalı birleştirerek sıkıca yakaladım. R. H. Karay 2) Kaçan kimseyi ele geçirmek, derdest etmek 3) Bir kimsenin gitmesini engellemek, durdurmak Bu defa Tevfik i dükkânın kapısında yakaladılar, aynı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yapışmak — nsz 1) Yapışıcı olan veya yapışkan bir maddeye bulanmış olan bir şey ayrılmayacak bir biçimde bir yere tutunup kalmak Zarfın iyice yapışıp yapışmadığına o kadar dikkat etti ki... S. F. Abasıyanık 2) e İyice yaklaşmak, sokulup değmek Geri geri… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”